Dilipak: Sadece Türkiye’de değil, dünyada bir gariplik söz konusu bu konuda ve DSÖ de tam bir 3 maymunlar vakası sanki.

5gvirusnews Haber Merkezi / 1.10.2020 / İstanbul

 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın  Covid’e ilişkin basın açıklaması yeni bir tartışma başlattı. Tartışmaya yönetim ve muhalefet farklı açılardan bakarken TTB’de tartışmalara katıldı. Bağımsız çevrelerden de daha farklı eleştiriler geldi.

DSÖ formatında yapılan günlük, rutin açıklamalar konusunda daha ilk günden usul, çerçeve, fayda açısından eleştiriler getiren Abdurrahman Dilipak’a, son tartışmaları sorduk.

-Böyle bir tartışma bekliyor muydunuz?.

-Evet, bu er ya da geç olacaktı. Apaçık bir gerçeği görmek için 7 ay beklemek çok uzun bir süre  değil mi. Bunun böyle olacağı belli idi. Yazılarımla uyarmaya çalıştım ama dikkate alınmadı. Biraz da bakanlık var, bilim kurulu var, onların bir bildiği var deniyordu..

-Yanlış olan neydi?

-Öyle borsa ya da meteoroloji raporu verilir gibi, sağlık raporu verilmez. Herkes hastalık hastası oldu. Psikolojik açıdan insanlar panikledi. “Korku Pandemisi”ne dönüştü bu iş. İşte bugün 10. Aya girerken açıklanan rakamlar ortada, sorun var ama panik sorundan daha büyük. Bunun sosyal ve sosyo psikolojik bir maliyeti var. Ekonomik bir maliyeti var, hastahanelerdeki yığılma, doktorların etkin ve verimli çalışma ve karar vermesi önünde riskler oluştu. Hasta şüphelilerinin yakınları ile ilişkilerinden, işyerlerinde sorunlar oluştu.

-Başka;

-Daha ilk günden itibaren, evde kal, maske tak, sosyal mesafeyi koru, elini yıka, kolonya kullan.. İlaç gelecek bekle. Aşı bulunacak bekle. Her gün bir aşı haberi. Anti virüs etkiye sahip bitkisel çözümlerden hiç söz edilmesi mesela. Kenevir ya da kekik’in adından bile söz eden olmadı nerede ise. Başka yerli koruyucu, tedaviye destek veren geleneksel ve yeni ARGE ürünleri de var. Konuyu 5G ve Chip, Neuralink’le ilişkilendiren olmadı. ElonMusk, Bill Gates bu konularda neden bu kadar önde konuşulmadı. DSÖ’nün Türkiye’de ofis açması konuşulmadı. Wuhan’da başlayan bütün dünyaya yayılan virüs nasıl Çinin tamamına yayılmadan tüm dünyaya yayıldı, konuşulmadı. Çinin açıkladığı Covid’den ölüm sayısı, başından bugüne kadarki toplam, herhangi bir ayda gripten ölenler kadar değil ve Çin normal hayata geçtiğini açıkladı, kimse bunu sorgulamıyor ve tartışmıyor. DSÖ’de bir şey demiyor. Ülkeleri verdikleri sayılar ortada, bir çoğunun ciddiyeti de yok inandırıcılığı da. Sürekli aynı şeyler söyleniyor. Peki bizim “biyolojik ajan” dediğimiz mikrobun sürekli mutasyona uğradığı söylenir bir yandan, öte yandan aşı yapılıyor deniyor. Yahu daha mikrobu izole etmediniz ki! Hem zaten o tanı kitini nasıl yaparsınız, mikrobu izole etmeden? Semptomlara duyarlı bir kit. Aynı semptomları zature de gösterir, grib de. Adam grib, siz onu Covid pozitif diye etiketlersiniz. Semptomlarda da kişiye göre farklılık sözkonusu, peki o zaman nasıl bir tedavi uygulayacaksınız. Geniş spektrumlu, gıda destek ürünlerine ihtiyacınız var, hem koruyucu olarak, hem tedavi, hem nekahet dönemi için. Sadece Türkiye’de değil, dünyada bir gariplik sözkonusu bu konuda ve DSÖ de tam bir 3 maymunlar vakası sanki.

-Sağlık raporları nasıl olmalıydı?

-Halk sağlığı genel müdürlüğü her hafta zaten Corona dahil, grib grubu hastalık raporlarını yayınlıyordu. Hem de analiz ederek, karşılaştırmalı. Bu durduruldu. Bu devam etmeli idi. Bakanlık ani bir gelişme olduğunda her zaman açıklama yapabilir elbette.

Dünya, bölge, Türkiye, geçen yıl, geçen ay, gelecek ayın beklentisi, riskler, ihtimaller, risk maliyetleri analiz edilerek anlatılır. Gelişmeler izlenir, değerlendirilir, derecelendirilir, yönetim, meslek örgütleri, STK’lar sektör aktörleri, Akademi,media da TÜİK’in bu analizinden yola çıkarak kendi eylem planını hayata geçirir. Gerekirse Mecliste bir izleme komitesi oluşturulur ve meclis değişik kaynaklardan sürekli bilgi toplayarak, milletvekillerini bilgilendirir, Yürütmeden bilgi alır ve çalışmaların senkranizasyonu, oryantasyonu, optimizasyonu için bilgileşim networku sağlar.

-Çarşamba günü Sağlık Bakanı Koca geçen yılın ve bu yılın ölüm sayılarını nihayet açıkladı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Daha önceki yazılarımda da bu rakamların açıklanması gerektiğini, bu rakamların gizlenmesinin bir çok spekülasyona yol açtığını söylemiştim. Ayrıca bu rakamlar bize durumun vehameti hakkında da bilgi verecekti. Şimdi rakamlara bakalım. TÜİK verilerine göre 2019 yılının ilk 9 ayında ölüm sayısı 329.274. 2019 yılında bu sene için %2.2 lik bir artış olabileceği üzerine bir projeksiyon yapılmış. Yani bu projeksiyon salgın olmasa bile ölüm rakamının 2020 içerisinde 336.518 e ulaşabileceğini öngörmüş. Peki 2020 yılının ilk 9 ayında gerçekleşen toplam ölüm ne kadar? O da 339.026. Bu toplam ölüm rakamı içerisinde Covid-19 nedeniye vefat eden insanımızın sayısı da 8.062. Allah ölülerimize rahmet eylesin.

-Peki bu rakamları göz önünde bulundurduğumuzda ne görüyoruz. Covid-19 salgını ile tahmin edilenden %1 oranda daha fazla yani yaklaşık 3.000 kişiyi ilk 9 ayda kaybetmişiz.

-Evet, ama hala şuna dikkat etmemiz gerek. Covid’dem ölüm kayıtları konusu hala tartışmalı. Yani bu rakamın da ciddi olarak sorgulanması gerek. Avrupa’da bazı ülkelerde bu konu tartışıldı Örnek vakalarda otopsi yapıldı. DSÖ’nün önümüze koyduğu tablo yanıltıcı. Bu taplonun içine rakamlar yazmak sorunu çözmüyor. Hatta bir ara birileri, bütün kademelerde rutin bir oranla artış gösteriyordu. Bu tür işler işin ciddiyetine halel getirir. Bakanın önüne bir taplo koyarsınız, o da okur ve açıklanan sonuçlar resmiyet kazandır. Peki bu bilgilerde bir yanlışlık varsa, onu kim düzeltecek. Resmi rakamlar ve çözüm açıklandıktan sonra, bilim kurulu neyi tartışacak. Hergün zaten sonuç açıklanıyor..

-Yine Bakan Koca’nın bugüne kadar söylemediği önemli bir husus daha vardı. “Her vaka hasta değildir” dedi. Yani hafif semptom gösteren veya göstermeyen ama testi pozitif çıkanları hasta istatistiklerine dahil etmediklerini söyledi.

-Evet. Bana göre sürü bağışıklığı açıklanandan daha yüksek. Fiziki mesafe kuralı çok katı uygulandığı için sürü bağışıklığı da engelleniyor. İyileşme konusunda istikrar varsa, aslında tabii bir aşılanma için iyi bir fırsattır. Benim de yakın çevremde hafif semptom gösteren Covid-19 testi pozitif çıkan hastalar vardı ve bir artış gözlemleniyordu. Açıklanan rakamlar kimseye inandırıcı gelmiyordu. Fakat bu durumunda izah edilmesi kafalardan soru işaretlerinin gitmesi açısından iyi oldu. Aslında bu rakamlar karşılaştırmalı olarak düzenli bir şekilde yayınlanmalıydı. Bundan sonra buna dikkat edersek,  bu kadar tartışma olmayabilir.. Geçte olsa bir yanlıştan dönüldü. Geçen senenin tahminlerinden %1 lik bir sapma da aslında durumun çok da korkutucu olmadığını gösteriyor. Bir kişinin kaybı bile önemli. Gönül isterdi ki bir tek insanımızı dahi kaybetmeyelim. Ama sıradan gözüken bir salgını da korku pandemisine dönüştürmemek lazım. İnşallah geri kalan zamanda da rakamlarda ciddi artışlar görmeyiz ama açıklanan rakamlara bakarsak durumun çok da vahim olmadığını söyleyebiliriz. Artış olmaması için Fitoterapi ve geleneksel yöntemler konusunda da yönetimin daha anlayışlı davranması gerek. Maske konusundaki kararın da yeniden gözden geçirilmesi gerek. Fiziki mesafe konusunda halkın doğru bir şekilde bilgilendirilmesi gerek.

-Bakan“ Her vaka hasta değildir. Çünkü testi pozitif çıktığı halde  hiçbir semptom göstermeyenler var. (!) ve büyük çoğunluğunu bunlar oluşturuyor” dedi. Tabibler odası ve muhalefet de bu konunun üzerine gidiyorlar.

-Bu konunun polemik konusu yapılmaması gerek. Ama maalesef din de, tarih de, gelecek tasavvuru da, ekonomi siyaset gibi sağlık da tüm dünyada polemik konusu yapılıyor. Biz 5gvirusnews platformu olarak iddialarımızı, gerek 5g ile ilgili olsun, gerek Covid bağlamında maskeyle ilgili olsun, yargı nezdinde, ilmi temellere dayalı olarak ispatlamaya çalışıyoruz. Ahmet Rasim Küçükusta gibi isimler bu soruları, polemik konusu yapmadan daha önce sordular. Her eleştiri polemik olarak nitelendirilemez. Bu soruların iş bu noktaya gelmeden cevaplanması gerekiyordu. Dahası bu sorular sorulmadan “suali mukadderlere cevap” mahiyetinde açıklamalar yapmak gerekiyordu. Umarım bundan sonra daha dikkatli hareket edilir. “Haddinden fazla ısrar gayedeki hikmeti yok eder”. Bazı şeyleri kendi istedikleri şekilde göstermek ve kabul ettirmek için yapılan ısrar geri teper.

Okumaya devam edin
Yorumlar (0)